İnsan yaşamında çeşitli etkenlere bağlı olarak algılama fonksiyonlarında meydana gelebilen yetersizliklere bağlı olarak hafıza kaybından demansa varan değişiklikler ortaya çıkabilmektedir. Bu etkenler arasında en önemlisi olarak gösterilen yaşın yanı sıra cinsiyet (kadınlarda daha yüksek risk), apolipoprotein E4, kafa travması ve kalıtsal nedenler “değiştirilemez etkenler” olarak tanımlanmaktadır. Yani yaşlanmayı durdurmak, cinsiyeti değiştirmek veya kalıtsal etkenleri değiştirmek henüz mümkün değil. Ancak diğer etkenlerin azaltılması veya ortadan kaldırılması “sağlıklı yaşam” sloganının başlıca hedefini oluşturuyor. Araştırıcılar bu “değiştirilebilir etkenleri” tespit ederek bunların ne şekilde düzeltilebileceği yönünde yoğun uğraşlar veriyorlar.
Son zamanlarda yapılan çalışmalarda, plazma total homosistein seviyesinin yüksek olmasının demans ve Alzheimer hastalığı riskini artırıcı etkisi bulunabileceği yönünde bulgular gözlenmiş. Yapılan çalışmalar homosisteinin vücuttaki yıkımında folik asit, B-6 ve B-12 vitaminlerinin rol oynadığını ortaya koymuştur. Bu nedenle, kalp krizi riskini artırıcı bir etken olarak da dikkati çeken homosistein’in plazma seviyesini düşürmek için bilhassa folik asitin sık sık kullanıldığını görüyoruz.
70-79 yaşları arasında ve aktif yaşamlarını sürdüren 370 kişi üzerinde yürütülen yeni bir klinik çalışmada yedi yıl süre ile plazma folik asit, B-6, B-12 ve homosistein seviyeleri takip edilmiş. Çalışma sonucunda kesin bulgular elde edilememekle beraber, düşük folik asit seviyesi ve yüksek homosistein seviyesi ile algılama fonksiyon bozuklukları gelişimi arasındaki ilişkinin dikkat çekici olduğu vurgulanmakta. Buna karşılık, daha önce B-6 ve B-12 vitaminlerinin eksikliğinin algılama fonksiyon bozuklukları ve demans gelişiminde risk oluşturduğu yönündeki sonuçlar bu çalışmada doğrulanamamış.
Folik asidi ilaç olarak mı almalıyım, yoksa sebze ve meyvalardan mı?
Daha önceki bulgular doğrultusunda olası bir kalp krizini önlemek amacıyla bir çok kişinin herhangi bir biyokimyasal tahlil yaptırmadan B-2, B-6, B-12 vitaminleri ve folik asit taşıyan ilaç formülasyonlarını kullandığını biliyoruz. Ancak yukarıdaki çalışmanın sonuçlarına bakarak da olumsuz bir düşünceye saplanmaya gerek yok. Bilimsel çalışmaların sonuçları her zaman tartışmaya açıktır. Bazı kişilerde genetik olarak homosistein seviyesinin yüksek olduğunu biliyoruz.
Ben folik asidi doğal yollarla almayı tercih ederim diye düşünüyorsanız, et ve balıkta son derece düşük miktarlarda bulunuyor. Esas kaynağı yeşil sebzeler (ıspanak, marul, domates, salatalık, tahıl, vd.) ancak ısıya, ışığa ve havanın oksijenine oldukça hassas. Yani pişirdiğinizde ve beklettiğinizde büyük ölçüde kayba uğruyor. Mesela bezelye ve ıspanak 5 gün bekletildiğinde folik asit içeriğinde yarıyarıya kayıp gözlenmiş. Eğer kendi bahçenizden toplayıp yemiyorsanız, bilhassa büyük şehirlerde yaşayan kişilerin hangisi manav veya pazardan satın aldığı sebzenin tazeliğinden emin olabilir?
Diğer bir kaynak ise, kahvaltılık tahıllar, bilhassa bazı ülkelerde (İngiltere, Almanya, Amerika) folik asit ile takviye ediliyor. Ancak ben bu tip vitamin takviyeli ürünlere her zaman olumsuz bakarım. Çünkü kişinin günlük vitamin gereksinimini hesaplamak son derece zorlaşıyor. Bu gün neler yediniz? hangilerinde vitamin katkısı vardı? bu gün aldığım miktar yeterli mi? ayrıca vitamin hapı almalı mıyım?
Günlük önerilen folik asit dozu ülkelere göre farklılık gösteriyor; 200-300 mikrogram civarında, ancak hamileler ve emziren annelerde bu miktar 400 mikrograma kadar çıkıyor. Fazla alırsam ne olur derseniz; B-12 yetmezliği anemisi bulgularını gizlemesi nedeniyle bilhassa vejeteryanların yüksek doz kullanımından kaçınması doğru olacaktır.
"Günlük sağlık haberleri ve benzer konularla ilgilenenler için www.saglikiletisimplatformu.com'u ziyaret etmekte fayda var. Bu platform, çeşitli sağlık konularıyla ilgili makaleler, uzman görüşleri ve güncel bilgilere erişim sağlıyor. Ayrıca, 'Hafıza kaybı ve vitaminler' gibi özel sağlık sorularınızı da burada bulabilirsiniz. Ancak, daha detaylı bir inceleme ve kişisel sağlık durumunuzla ilgili öneriler almak isterseniz, online danışmanlık hizmetleri sunan www.onlinemuayenehane.com'u da ziyaret etmenizi tavsiye ederim."