
Bazı bitkilerin, sağlığın korunması ve hastalıkların tedavisi amacıyla kendi ülkemizde ya da dünyanın herhangi bir yerinde yaşayan halklar arasında yüzlerce yıldır kullanıldığını biliyoruz. Özellikle bu yararlı bitkiler insanlar ya da hayvanlar tarafından gıda olarak da kullanılıyorsa, bize zarar vermeyeceğini düşünerek o bitkiyi daha fazla benimseriz, kullanırız. Ancak işin bilimsel boyutu çok daha farklıdır. O bitkinin sağlığımız için yararlı ya da güvenilir olduğu bilimsel deneyler ile ortaya konulup değerlendirilmedikçe fazla bir önem kazanamaz. Esasında yürütülen deneysel çalışmaların sayısı ve kapsamının yanı sıra güvenilirliği de son derece önemlidir. Yani etkinliği ve güvenilirliği ne kadar çok deneysel çalışma ile ortaya konuluyorsa, bitkinin değeri o kadar yükselir. Bu nedenle, yeni yeni bilimsel ve deneysel çalışmalar yayınlandıkça sizlerin ilgisini çekeceğini düşündüğüm sonuçları değerlendirerek sizlere aktarmaya çalışıyorum. Dolayısıyla, Ginkgo, Ginseng ya da sarmısak gibi çok bilinen bazı bitkiler üzerinde yürütülen yeni çalışmalar sık sık bu köşede yer alıyor.
İki haftadır, sağlığımızın “Üç kardeş savaşçısı”; sarmısak, soğan ve pırasa’nın yüksek kolesterol ve kan şekeri kontrolündeki etkinliği konusunu işliyoruz. Aslında bu kullanılışlar yeni değil tabi, daha önce de benzer konuda bazı deneysel sonuçlar yayınlanmıştı, çoğunuz daha önce de duydunuz ve hatta uyguluyorsunuz. Ancak ben sizlere bu etkisini bilimsel olarak doğrulayan yeni deneysel çalışmaları aktarmaya çalıştım. Yeni yayınlanan çalışmaları incelerken yine sarmısak üzerinde yürütülen bir çalışma ve sonuçları ilgimi çekti. Sarmısak efsanesini fazla uzattığımı düşünebilirsiniz, ama bahsetmeden geçemeyeceğim.
Sarmısak “öğrenme kapasitesi” artırıyor
Onbeş yıl önce yayınlanan bir bilimsel çalışmada Japon araştırıcılar “yaşlandırılmış sarmısak” verilen farelerde hafızanın güçlendiğini ve öğrenme kapasitesinin belirgin bir şekilde artığını gözlemişler. Diğer taraftan, son yıllarda yürütülen bilimsel çalışmalarda, beyinde serotonin (vücutta önemli bir nörotransmitter) seviyesinin artması ile hafızanın güçlendiği, azalması ile ise bozulduğu ortaya konulmuş.
Yeni bir deneysel çalışmada, taze sarmısağın sıçanlara 30 gün süre ile uygulanmasının öğrenmeyi belirgin bir şekilde arttırdığı gözlenmiş. Öğrenme artışını tespit etmek için “şartlı kaçınma testi” adı verilen bir yöntem uygulanıyor. Bu testte ışıklı ve karanlık iki bölümü bulunan bir düzenek kullanılıyor. Normalde sıçanlar karanlık bölüme yönelirken bu hayvanlara ceza uygulanıyor, ışıklı tarafa yönelen hayvanlara ise ceza uygulanmıyor. Sıçanların ışıklı bölüme yönelmeyi öğrenmesi için yapılan tekrar sayısındaki azalma öğrenme hızını belirliyor. Öğrenme kapasitesi artan hayvanların beyinlerinde yapılan ölçümlerde serotonin ve diğer bazı bileşenlerin (serotonin prekürsörü olan triptofan ve 5-hidroksi indol asetik asit) seviyesinin yaklaşık olarak iki misli arttığı gözlenmiş. Sonuç olarak, sarmısağın beyin serotonin seviyesini yükselterek öğrenme kapasitesini artırdığı düşünülmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken husus sarmısağın etkili olabilmesi için uzun süreli uygulanması gerekiyor.