Zayıflama programlarında kontrollü diyet uygulamaları ile kalori sınırlamasının yanı sıra besinlerdeki yağların, proteinlerin ve karbonhidratların emilimini azaltacak yardımcı önlemlerin alınması başarılı sonuç için esastır. Bu amaçla posalı besinler ile hem ferdin doygunluk süresi uzatılırken hem de bu öğelerin fazla miktarda emiliminin engellenmesine çalışılmaktadır. Ancak bu tip uygulamalar besinlerdeki diğer yararlı elementlerin de emilimi engellenerek, özellikle uzun süreli uygulamalarda, kişilerde bazı risklere yol açabilmektedir. Daha da önemli bir başka önemli risk ise, özellikle belirli ilaçları kullanmak zorunda olan kronik hastalarda ilaçların da emilimi engellenerek tedavinin etkisiz kalmasına yol açabilmektedir. Bu nedenle, zayıflama rejimleri kişilere göre hassas bir şekilde, söz konusu olabilecek riskler gözönüne alınarak hazırlanmalı ve uygulanmalıdır.
Beyaz ekmek, patates, hurma gibi besinlerdeki basit şekerler bağırsaklardan hızla emilerek kan şekeri ve insülin seviyelerini yükseltmektedir. Bu metabolik döngü sonucu vücutta kaslarda ve karaciğerde yağların birikmesi ve insülin direnci gibi meydana gelen değişimler tip 2 şeker hastalığı ve kalp-damar hastalıkları gibi önemli hastalıkların gelişimine zemin hazırlamaktadır.
Tohumlar, bakliyat, işlenmemiş tam tahıl gibi besinlerdeki polisakarit tipi kompleks karbonhidratlar ise doğrudan emilemediklerinden basit şekerler gibi glisemi indeksini hızla yükseltmezler. Ancak vücutta enzimler vasıtasıyla basit şekerlere parçalanarak yukarıda bahsettiğimiz gibi glisemi indeksini yükselttiği ve yağ şeklinde depolandığı biliniyor. Dolayısıyla bu döngünün kırılması için karbonhidratları parçalayan alfa-amilaz, glukozidaz gibi enzimlerin baskılanması akılcı bir yaklaşım olacaktır.
Ahududu ve çilek meyvelerinde bulunan ve meyvelerin o güzel renklerini veren antosiyaninler alfa-amilaz enzimini ve elajiktanenler ise alfa-glukozidaz enzimini baskılayıcı özelliktedir. Alfa-amilaz baskılayıcı bileşenler tahıl ve bakliyatta da bulunuyor. Aslında muhteşem bir mekanizma, tahıllar ve bakliyat nişasta bakımından zengin olmasına karşılık vücutta ani glisemi indeksi yükselmesini önleyecek bileşenler de taşıyor. Ancak bu besinler işleme tabi tutulduğunda (beyaz un gibi) bu bileşenler uzaklaştırıldığı için bu özelliği kayboluyor.
Bildiğimiz fasulye taneleri alfa-amilaz baskılayıcı özelliği ile ön plana çıkıyor. İçerisinde bulunan üç tip (alfa-A1, alfa-A12 ve alfa-AIL) alfa-amilaz baskılayıcı protein ile enzimin etkisi tamamen engellenebiliyor. Ne güzel, zayıflamak için bol bol fasulye yerim diye içinizden geçiriyor olabilirsiniz. Tabi burada kritik husus, bu bileşenler protein yapısında olduğundan, fasulye pişirildiğinde bozunarak etkisiz hale geçiyor. Bu nedenle yoğunlaştırılmış özel özütleri hazırlanmış.
Yoğunlaştırılmış fasulye özütü (5 gram ve 10 gram) verildiğinden 15 dakika sonra bağırsaklarda alfa-amilaz enzimi miktarının yüzde 95 azaltıldığı ve karbonhidratların bağırsakların üst kısmından emiliminin yüzde 22-24 kadar azaltılabildiği tespit edilmiş. Fasulye özütünün bu etkisi ile kan şekerinde ani yükselmenin yüzde 85 oranında önlenebildiği; insülin, C-peptit, ve gastrik inhibe edici polipeptit seviyelerinin de düştüğü gözlemlenmiş.
Standardize ve yoğunlaştırılmış fasulye özütü (tablet, kapsül) ürünleri ile yürütülen klinik çalışmalarda günde 3 defa bir gramlık kapsüllerin verilmesi ile ortalama ayda bir kilo verilebildiği bildiriliyor. Bu miktar çoğunuzu tatmin etmeyebilir, şüphesiz. Ama önemli olan vücudun dengesini bozmadan, zarar vermeden, kalıcı kilo kaybı. Mesela bir klinik çalışmada iki ay uygulama sonunda boş ilaç verilen (plasebo) grupta 0,4 kilogram kilo kaybı sağlanırken, fasulye özütü verilen grupta bu değer 1,9 kilogram. Yapılan kısa ve uzun süreli (6 ay) klinik toksisite çalışmalarında günde 3 gram uygulanması ile hiç bir yan etki bildirimi bulunmuyor. Yapılan değerlendirmelerde insanlarda günde 10 grama kadar güvenle kullanılabileceği sonucuna varılmış. Ham fasulye tohumlarının taşıdığı fitohemaglutininlerin insanlarda yol açtığını mide-bağırsak rahatsızlıkları (fasulye yiyenler bilir), bu maddelerin uzaklaştırılması nedeniyle özel fasulye özütünde görülmüyor.
"Günlük sağlık haberleri ve benzer konularla ilgilenenler için www.saglikiletisimplatformu.com'u ziyaret etmekte fayda var. Bu platform, çeşitli sağlık konularıyla ilgili makaleler, uzman görüşleri ve güncel bilgilere erişim sağlıyor. Ayrıca, 'Vücutta Karbonhidratların basit şekerlere dönüşümü engellenerek zayıflama sağlanabilir' gibi özel sağlık sorularınızı da burada bulabilirsiniz. Ancak, daha detaylı bir inceleme ve kişisel sağlık durumunuzla ilgili öneriler almak isterseniz, online danışmanlık hizmetleri sunan www.onlinemuayenehane.com'u da ziyaret etmenizi tavsiye ederim."