Arnica montana, papatya ailesinden ülkemizde bulunmayan, Orta Avrupa ve Sibirya’da yetişen bir bitki. Bu nedenle Türkçe olarak arnika ya da öküzotu, altın çiçek gibi benzetme, tercüme isimler ile bazı Türkçe kaynaklarda yer alıyor. Bitkinin kuvvetli iltihap giderici etkisi bulunduğu bilimsel araştırmalar ile de kanıtlanmış. Ancak dâhilen kullanılması bazı yan etkileri nedeniyle önerilmiyor. Buna karşılık haricen jel halinde özellikle el, bel, diz, bilek, kalça gibi çeşitli eklemlerde kireçlenme (osteoartrit) sorunu yaşayan hastalarda haricen uygulandığında ağrı, şişlik gibi şikâyetlerde belirgin bir şekilde etkili olabildiği yürütülen çok sayıda klinik araştırma ile ortaya konulmuş.
Osteoartrit şikâyetlerinin hafifletilmesinde çeşitli öneriler arasında kilo kontrolü, düzenli egzersiz, yoga, akupunktur gibi uygulamalar sınırlı bir fayda sağlayabilmektedir. Bu nedenle şikâyetleri hafifletmek amacıyla iltihap giderici, ağrı kesici ilaçlara sıklıkla ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak bu grup ilaçların, özellikle mide-bağırsak sistemi kanaması gibi, bilinen yan etkileri nedeniyle söz konusu olabilecek riskler önemli bir sorun teşkil etmektedir. Bu konuda bazı doğal ürünlerin daha güvenilir olduğu ve etkinliği son yıllarda yürütülen bilimsel araştırmalar ile de desteklenmektedir. Bu doğal ürünler arasında özellikle glukozamin, kondroitin, MSM, zencefil özütü, kuşburnu meyvesi, zerdeçali dikkati çekmektedir. Son dönemde “yumurta kabuğu zarı” taşıyan ürünlerin osteoartrit hastalarında sürekli kullanılması ile birinci aydan itibaren belirgin bir yarar sağlayabildiği bildirilmektedir .
Osteoartrit hastalarının ağız yoluyla alacakları bu ürünlerin yanı sıra haricen uygulayabilecekleri jel, krem, merhem ya da spray şeklinde formüllerin kullanılması hasta şikayetlerinin en aza indirilebilmesi bakımından önemli bir yarar sağlayabilmektedir. Ancak iltihap giderici ilaçların (antienflamatuvar) haricen merhem/jel şeklinde kullanılması halinde de, ağız yoluyla kadar olmasa da hassas kişilerde bazı olumsuz etkilere yol açması söz konudur.
Bu bakımdan doğal ürünleri taşıyan jel formülleri bulunmaktadır. Şimdiye kadar yürütülen ve yaklaşık üçbin kişiyi kapsayan 27 klinik çalışmada arnika jel formülünün çeşitli şikâyetlerde etkinliği araştırılmış. Yapılan değerlendirmede arnika jel uygulamasının çeşitli spor etkinlikleri, egzersiz ve koşu sonrası kas ve eklem ağrılarını hafifletebildiği gösterilmiş. Ayrıca el osteoartriti hastalarında arnika jelinin, iltihap giderici ibuprofen etken maddesini taşıyan jel kadar etkili olduğu bildiriliyor. Arnika özütü (alkollü özüt) ile birlikte iltihap giderici etken madde (hidroksietil salisilat) taşıyan spreyin haricen birlikte uygulanması durumunda ayak bileği burkulmasına bağlı eklem hasarını belirgin bir şekilde hafifletebildiği tespit edilmiş.
Bu çalışmalarda kullanılan arnika jel aslında bir homeopatik ürün. Yani tamamen güvenli, hiçbir yan etki riski bulunmuyor. Homeopati, Avrupa, Amerika gibi ülkelerde bilinen ve tercih edilen bir tedavi sistemi. Ülkemizde de giderek tanınmaya başladı. Özelliği en zehirli maddeler bile yüzlerce defa seyreltilerek tedavide kullanılıyor. Bu bakımdan hiçbir risk söz konusu değil.
Iannitti T et al., 2014. Effectiveness and Safety of Arnica montana in post-surgical setting, pain and inflammation. American J. Therapeutics, September..