İlaçların büyük bir çoğunluğunda hamilelik ve emzirme dönemlerinde kullanılmaması ile ilgili uyarılar yer almaktadır. Acaba Omega-3 yağ asitlerinin bu dönem içerisinde kullanılması zararlı mı? yoksa yararlı mı?
Hamilelik ve emzirme dönemlerinde anneye verilen Omega-3 yağ asidi bakımında zengin beslenme ve formülayonların gerek ceninin ve gerekse bebeğin gelişimi üzerinde önemli etkileri bulunduğu bildiriliyor.
Hamilelik döneminde anneye verilen Omega-3 bakımından zengin diyetin erken doğumları önlediği, doğumda bebek ağırlığının artmasını sağladığını ortaya koyan bazı çalışmalar bulunuyor. Deneysel çalışmalar da bu bulguları destekliyor; bilimsel olarak prostaglandinlerden F2alfa ve E2 oluşumunu azaltmasına ve I2 ve I3 oluşumunu artırmasına bağlı olarak bu etkiyi gösterdiği ortaya konulmuş.
Emzirme dönemlerinde ise anne sütünün Omega-3 yağ asitleri bakımından zengin olması ya da Omega-3 katkılı bebek mamalarının kullanılmasının bebeğin zeka gelişimi üzerinde belirgin bir katkı sağlayacağı bildiriliyor.
Gerek hamilelik ve gerekse emzirme dönemlerinde anneye Omega-3 yağ asitleri verilmesinin bu kadar dikkati çekici yararlarının ortaya konulması şüphesiz insanları bu tip ürünleri kullanmaya yönlendiriyor. Ancak ne kadar miktarda kullanılmalı? Bu dönemlerde kullanılması güvenilir mi? Şüphesiz her zaman tekrarlamakta yarar gördüğüm gibi her şeyin fazlası zararlı olabilir.
Omega-3 yağ asitlerinin yüksek miktarlarda kullanılması zararlı
Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir çalışmanın sonuçları bu konuda önemli bilgiler veriyor. Deney hayvanları üzerinde yapılan çalışmalarda Omega-3 yağ asitlerinin yüksek miktarlarda kullanılmasının ceninde ve bebeklerde gelişme bozukluklarına yol açabileceği, beyin ve sinirlerde bazı anormalliklere neden olabileceği yönünde bazı bulgular ortaya koymuş. Bu çalışmalarda Omega-3 yağ asitlerinin yüksek miktarlarda kullanılmasının, eksikliğine göre daha zararlı olabileceği sonucuna varılmış.
İdeal Omerga-3 yağ asidi miktarının belirlenmesi amacıyla hamilelerde ve emziren annelerde klinik çalışma yürütmek, şüphesiz, pek olası değil. Amerikan Milli Çocuk Sağlığı ve İnsan Gelişimi Enstitüsü tarafından halen devam etmekte olan bir çalışmada erken doğumların önlenmesi amacıyla hamileliğin otuzyedinci haftasına kadar günlük 1200 mg EPA (eikozapentanoik asit) ve 800 mg DHA (dokozahekzaenoik asit) uygulanmış (Her ikisi de Omega-3 yağ asidi ve Haziran 2008 ‘deki yazılarımda sizlere bahsetmiştim). Burada uygulanan miktar normalde hamilelik döneminde önerilen miktarın 4-8 misli kadar. Henüz sonuçlar açıklanmadı ama, açıklandığında bu konuda hiç olmazsa bir fikir vereceğini ümit ediyorum.
Burada bir hususu hatırlatmakta yarar görüyorum. Omega-3 yağ asidi formülasyonlarını hamilelik ve emzirme dönemlerinde kendi başınıza kullanmaya kalkmayın, bir hekim kontrolünde önerilen şekilde kullanın. Diyabet hastası olanların ve kan sulandırıcı ilaç kullananların balık yağı kullanırken mutlaka dikkatli olması gerekir. Omega-3 yağ asitlerinin kan sulandırıcı etkisi nedeniyle ameliyatlar öncesinde, hamilelerde bilhassa sezaryen ameliyatları öncesinde gerekli önlemlerin alınması önemlidir.